Peynir Kayalıkları, Gökçeada’da görülmesi gereken doğal oluşumlar arasında bulunuyor. Gökçeada Peynir Kayalıkları Kaşkaval Burnu’nda bulunur. Kayalıklar oldukça farklı heykelsi bir doğal kaya oluşumlarıdır. Üst üste dizilmiş peynir kalıplarına benzetilmesinden dolayı bu kaya oluşumlarına yerli halk peynir kayalıkları demeyi tercih etmiş.
Peynir Kayalıkları, Gökçeada’da görülmesi gereken doğal oluşumlar arasında bulunuyor. Gökçeada Peynir Kayalıkları Kaşkaval Burnu’nda bulunur. Kayalıklar oldukça farklı heykelsi bir doğal kaya oluşumlarıdır.
Üst üste dizilmiş peynir kalıplarına benzetilmesinden dolayı bu kaya oluşumlarına yerli halk peynir kayalıkları demeyi tercih etmiş. Sadece tekne ile görülebilen Gökçeada Peynir Kayalıkları, bot ile Kuzu Limanı’ndan beş dakika, Kaleköy Limanı’ndan ise yaklaşık on beş dakika uzaklıkta bulunuyor.
Kaşkaval Burnu, peynir kayalıkları diye bilinen ilginç bir kaya oluşumlarına sahip. Gökçeada Peynir Kayalıkları hakkında bulunan bir de efsane vardır. Gökçeada Peynir Kayalıkları, birçok koyun ve keçiye sahip zengin, cimri ve inatçı ve yaşlı kadın ile ilgili farklı bir efsaneye de ev sahipliği yapıyor.
Mitolojiye göre yaşlı kadın, cennete girebilmek amacı ile çok sayıda yuvarlak kalıp peynir yapmış ve bunları üst üste dizmiş, fakat bun durumndan hiç kimselere bahsetmemiş. Durum böyle olunca Tanrı yaşlı kadına çok sinirlenmiş ve kendisini cezalandırmak için 1 Mart’ta yağmur, şiddetli rüzgarlar ve kar göndermiş. Kadın ve peynirler donmuşlar, peynir kalıpları ise taşa dönüşmüş.
Türkiye’nin en büyük adası olan Gökçeada 1970 yılında bu ismi almıştır. Daha önce İmroz Adası olarak anılmaktaydı. Kıyı şeridinin uzunluğu yaklaşık 95 km. olan adada 5 gölet bulunmaktadır. Su kaynaklarının çokluğu bakımından dünyanın dördüncü adasıdır. Ada genel anlamda her zaman rüzgârlıdır. Adanın coğrafi yapısı çevre adalardan oldukça farklıdır. Fatih Sultan Mehmed’in İstanbul’u fethetmesinin ardından, Homeros’un […]
Bu Yer Hakkında Deneyimlerinizi Paylaşın